Haftaya Bakış: Piyasalarda Faiz Kararı Beklentisi ve Küresel Etkiler
Geçtiğimiz hafta, Borsa İstanbul’da dalgalı bir seyir izlenirken, endeksin küresel piyasalardaki hareketlere daha fazla korelasyon göstermeye başladığı dikkat çekti. ABD’de açıklanan Tükeçici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin beklentilerin altında gelmesi, küresel piyasalarda toparlanma dalgası yaratırken, bu iyimserlik çarşamba gününden itibaren yurtiçi piyasalara da yansıdı. BIST 100 endeksi, haftanın sonunda psikolojik 10.000 seviyesinin hemen altında kapanış yaparak dikkatle izlenmesi gereken bir teknik seviyede haftayı tamamladı.
ABD piyasalarında toparlanma, tüm dünya genelinde risk iştahını artırırken, ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki geri çekilme borsalardaki risk iştahını bir miktar destekledi. Yurtiçinde ise borsa tarafında özellikle banka hisselerindeki harekete paralel olarak yukarı yönlü bir tepki gerçekleşti.
Yeni haftaya girerken hem yurtiçi hem de yurtdışı piyasalarda yoğun bir veri akışı bulunuyor. ABD tarafında Trump’ın göreve başlamasının piyasalara etkileri, haftanın önemli bir gündem maddesi olacak. Bununla birlikte, Perşembe günü açıklanacak işsizlik başvuruları ve FED’in bilanço verileri, piyasalardaki fiyatlamaları yakından etkileme potansiyeline sahip.
Yurtiçi piyasalarda ise Merkez Bankası’nın 23 Ocak Salı günü açıklayacağı faiz karanının belirleyici olacağı bir haftaya giriyoruz. Piyasalar, 250 baz puanlık bir faiz indirimini fiyatlarken, bu kararın TL varlıklar üzerinde yaratabileceği etkiler dikkatle izlenecek. Ayrıca, Moody’s’in kredi notu değerlendirmesi ve tüketici güveni verileri, haftanın öne çıkan güncel başlıklarından olacak.
Bu hafta gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında ekonomik veri akışının yoğun olduğu bir gündem bizleri bekliyor. ABD enflasyon verilerinin toparlanma sinyalleriyle ve seçilmiş başkanın getirdiği coşku ile birlikte piyasalarda kısmi bir iyimserlik yaratması beklenirken, yurtiçinde Merkez Bankası faiz kararı, risk primlerinin seyrini önemli ölçüte etkileyebilir. Borsa İstanbul’da ise endeksin 10.000 seviyesi üzerine atıp atamayacağı hem teknik hem de psikolojik açıdan takip edilmesi gereken kritik bir eşik olarak öne çıkmaya devam ediyor.